E-ticaret sektöründeki rekabet koşulları firmaların birbiriyle yarışarak kullanıcıların ilgisini çekecek çalışmalar yürütmelerini zorunlu hale getiriyor. Tanıtım çalışmaları da e-ticarette farklılaşmanın en önemli ayaklarından birini oluşturuyor. Online alışveriş dünyasının tüketicilerini cezbetmenin en verimli yolu ise doğal olarak online tanıtım yöntemlerinden geçiyor.
E-ticaret siteniz için internet üzerinden tanıtım yapmaya karar verdiğinizde karşınıza birçok reklam modeli çıkabiliyor. Bu seçenekleri reklam amacına uygun olarak daraltmakta ve buna göre karar vermekte fayda var. Ayrıca reklamlar için yapılacak ödeme çeşitlilikleri de yönteme karar verme aşamasında etkili olabiliyor. En çok kullanılan reklam modellerinden CPA, CPM ve CPC arasında seçim yapmak, özellikle sektöre yeni giriş yapan e-ticaret firmaları için kolay olmayabiliyor. Peki hangi durumda hangi reklam modeli daha uygun olabilir ve buna nasıl karar verilebilir?
CPA – Eylem başına ödeme (Cost per action)
Bu reklam modelinde belirlenen eylemin e-ticaret sitesinin hedef kitlesi tarafından gerçekleştirilmesi durumunda ödeme yapılması söz konusu. E-ticaret firmaları, aksiyon almayı hedefledikleri çalışmalarda genellikle bu yöntemden yararlanırlar. Burada “eylem”den kasıt e-ticaret sitenizle ilgili herhangi bir aksiyon olabilir. Kurguladığınız kampanyaya bağlı olarak bu eylemi satın alma, üye kaydı, uygulama indirme ya da form doldurma olarak tanımlayabilirsiniz.
CPA modelinde reklamlar üzerinden bir kullanıcının e-ticaret sitenize gelip eylemi gerçekleştirip gerçekleştirmediği takip edilebiliyor. Kampanya bittikten sonra ise maliyet hesabı ortaya çıkıyor. Bu metodun en avantajlı yanı eylemin gerçekleşmemesi durumunda ödeme yapılmıyor olması.
CPM – 1000 gösterim başına ödeme (Cost per mile)
CPM reklam modelinde bir birim 1000 gösterim olarak değerlendiriliyor. Yani 1 CPM biriminde gösterim satın aldıysanız, reklamınınızın kitlenizle 1000 defa buluştuğu durumda ödeme yapıyorsunuz. Genellikle banner ve video reklamlarında kullanılan CPM yöntemi, özellikle e-ticaret firmalarının marka bilinirliği yaratmalarında etkili olabiliyor.
CPC – Tıklama başına ödeme (Cost per click)
CPC modelinde reklamlarınız sadece tıklandığında ödeme gerçekleşir. Arama motorları üzerinden verdiğiniz reklamlarda sıklıkla bu yöntem tercih edilir. Belirli bir fiyatlandırması bulunmamakla beraber tıklama maliyetleri, kurguladığınız kampanyaya dahil olan anahtar kelimeler üzerinden bir tür açık artırma yoluyla ortaya çıkıyor. Bu model en çok Google AdWords’te kullanılıyor. AdWords üzerinden ister tıklama başına maliyeti siz seçiyorsunuz isterseniz de belirli bir bütçenin belirli bir tarih aralığında harcanmasını sistemden belirleyebiliyorsunuz.
CPC modelini seçtiğiniz reklam çalışmalarınızda başta düşük bütçeler ile test yayını yaparak elde edeceğiniz verilere göre bütçenizi büyüterek daha geniş kitlelere ulaşabilirsiniz.
CPA, CPC veya CPM reklamlarından hangisini kullanmalı?
Aslında bunun cevabı e-ticaret siteniz için hazırladığınız kampanyanın amacı ile doğrudan ilişkili. Reklamveren olarak bu noktada bütçeniz de önemli bir etken. Ancak marka bilinirliği ve farkındalık yaratmak istiyorsanız, CPM sizin için daha verimli olabilir. Diğer yandan hedef kitlenizi eticaret sitenize yönlendirmeyi amaçlıyorsanız CPC daha iyi bir seçenek olabilir. Fakat hedeflenen davranışın gerçekleştirilmesi karşılığında ödeme yapmak istiyorsanız CPA ile hedef kitlenizin satın alma veya üyelik oluşturma gibi aksiyonları gerçekleştirmesini sağlayabilirsiniz.
E-ticaret sitelerinin rekabette öne geçmesinde online tanıtım faaliyetleri önemli bir rol oynuyor. Ancak müşteri memnuniyeti yaratmak için kaliteli bir altyapıya sahip güvenilir bir e-ticaret mağazasına sahip olmak gerekiyor. Eğer siz de tam donanımlı bir online mağazaya sahip olmak istiyorsanız IdeaSoft’un ücretsiz demo hesabını inceleyebilir ve sektöre hızlı bir giriş yapabilirsiniz.
[snippet slug=”blog-content-action” /]